Vatikan, Kutsal Makam’ın (Katolik Kilisesi’nin yönetim organı) tahtını resmen boş ilan eder
Narrative
Kardinal Lawrence, dünyadaki en gizemli ve kadim olaylardan biri olan yeni papanın seçimine başkanlık etmekle görevlendirildiğinde, kendini Katolik Kilisesi’nin temellerini sarsabilecek bir komplonun merkezinde bulur. Kardinal Lawrence ve diğer kardinallerin filmdeki konsey sırasındaki eylemlerinin çoğu Katolik inancına ve yüzyıllardır süregelen geleneğe uygundur. Papa öldükten sonra yüzüğü (Balıkçı Yüzüğü olarak bilinir) çıkarılır ve yok edilir. Papalık dairesi kırmızı bir kurdele ile kapatılır ve papalık balmumu mührüyle mühürlenir. Kardinaller Koleji, oylamalar arasında yemek yemek ve uyumak için dairelere (Domus Sanctae Marthae veya Aziz Martha Evi olarak bilinir) kapatılır.
Ayendi’nin ilk Afrikalı Papa olacağı belirtilmektedir
Gerçek oylama ve oylama işlemlerinin yapıldığı Sistine Şapeli’nin pencereleri ve kapıları, konklavenin gizliliğini korumak için karartılmış, kepenkleri indirilmiş ve kilitlenmiştir. Roma Katolik Kilisesi’nin üç Afrikalı Papası olmuştur: Birinci Victor (MS 189-199), Miltiades (aynı zamanda Melkiades olarak da bilinir, MS 311-314) ve Birinci Gelasius (MS 492-496). Rahibe Agnes: Rahibeler olarak görünmez olmamız gerekse de Tanrı bize gözler ve kulaklar vermiştir. Bu, The Saad Truth: My Review of Conclave (film) – Wokeism Destroys Everything (2024) adlı kitapta belirtilmiştir. Allegri: MiserereOyuncu: Capella Musicale Pontificia Sistina, Massimo PalombellaDeutsche Grammophon GMBH izniyleUniversal Music Operations Ltd.
lisansı altında
Harika hikaye anlatımıyla tanınan Yönetmen Edward Berger, Conclave ile sinematik bir mücevher yarattı; tipik gerilim filmlerini aşan ve Roma Katolik Kilisesi’nin kalbine inen bir film. Robert Harris’in romanından uyarlanan bu uyarlama, sadece sayfadan ekrana bir çeviri değil, zaten zengin bir anlatıya yeni bir hayat veren bir yaşam yeniden canlandırma. Hikaye ve Yönetmenlik: Film, Ralph Fiennes tarafından kusursuz bir şekilde canlandırılan Kardinal Thomas Lawrence’ı, Vatikan’ın antik duvarları arasında papalık seçimlerinin labirentvari siyasetinde yolculuk ederken takip ediyor. Berger, her fısıldanan konuşmanın, her gizli bakışın seçim sonucunun ciddiyetiyle yüklendiği bir gerilim atmosferini özenle inşa ediyor. Hikaye, bir İsviçre saatinin hassasiyetiyle ilerliyor, her vuruş ve vuruş Kilise’nin kalp atışlarını yansıtıyor.
Sinematografi ve film müziği: “Conclave”in görsel dili özel bir bahsi hak ediyor
Performanslar: Ralph Fiennes, hem mütevazı hem de güçlü bir performansla filmi taçlandırıyor. Kardinal Lawrence’ı canlandırması, her ince ifadenin karakterinin iç ve dış çatışmalarının ağırlığını aktardığı bir kısıtlama çalışması. Ona destek olan Kardinal Tremblay rolündeki John Lithgow, kötülük konusunda ustalık dersi veriyor, çekiciliği kurnazlıkla o kadar kusursuz bir şekilde harmanlıyor ki temaları ve sembolizmi tarafından büyülenmemek imkansız: “Conclave”; sadece bir papa seçmekle ilgili değil; gücün, geleneğin moderniteye ve insan durumunun bir mikrokozmosu. Film bu temaları ustalıkla ele alıyor, asla vaaz vermiyor ama her zaman düşündürücü. Kardinal Benitez’in ifşasıyla doruk noktası, yalnızca bir olay örgüsü bükümü olarak değil, aynı zamanda kimlik, kabul ve küresel dinin gelişen yüzü hakkında derin bir yorum olarak hizmet ediyor.
Sonuç: “Conclave”, film yapımcılığının bir ustalık eseri
Vatikan’ın kapalı alanları, karakterlerin içsel mücadelelerini yansıtan klostrofobik bir samimiyetle yakalanıyor. Tüyler ürpertici ve kışkırtıcı müzik, izolasyon ve yüksek bahis hissini güçlendiriyor ve görüntüleri tamamlayarak neredeyse elle tutulur bir conclave gerilimi deneyimi yaratıyor.